16 Temmuz 2018 Pazartesi

Senin Hayatında Ben de Varım!



Bugün size ülkemizde ciddi potansiyel taşıyan bir konudan bahsedeceğim; engelliler ile hayat... Buna vesile olan yazarımız ise Yaşar Salt.

Kitabın adı: Senin Hayatında Ben de Varım
Yazarı: Yaşar Salt
Cinius Yayınevi

Yaşar'ı kişisel olarak da tanırım, çalıştığım firmada kendisi de uzun yıllardır çalışıyor. Yaşar, ben ilk işe başladığımda değnekle de olsa yürüyebilen bir arkadaş iken şu an Sendrom Ataksi denen bir genetik hastalık sebebi ile %83 engelli ve araçsız/yardımsız yürüyemiyor. Bu hastalığa diğer yakalanan çoğu kişi gibi hayata küsmedi ama! Hep güler yüzü, hep eğlenir, konuşur... Israrla ve coşkuyla tutunur hayata. Yine buna bir örnek göstermiş ve engelli hayatını tüm açıklığı ile sermiş gözlerimizin önüne..

İnsanların kimi zaman korku kimi zaman tiksinti dolu bakışlarını yazmış Yaşar. Halbuki hepiniz bir gün engelli olabilirsiniz bunun garantisi var mı demiş.. Ülkemizde %12 olan engelli topluluğundan bahsetmiş, tek başına dışarı çıkamayan, doğru düzgün sosyal hakları olmayan, annesi-babası- en yakını ilgilenmezse bakımsızlıktan ölüme mahkum olabilecek 100 kişiden 12'sinin dertlerini anlatmış. Öyle küçük bir oran değil bu ve kimin ne zaman başına gelebilir belirsiz. Yaşar'ın 11 yaşına kadar hiç bir şeyi yokmuş mesela. Koşup oynuyor, coşkuyla bisiklete biniyormuş. Ta ki abisinde de kendini daha önce göstermiş olan bu sinsi hastalıkla tanışana kadar. Azar azar yayılıyor bedene bu hastalık, koşamaz, yürüyemez sonra da neredeyse konuşamaz oluyorsun.
Yaşar, çok üzülse de küsmüyor hayata, çalışmak için aylarca iş başvurularında bulunuyor. Sonunda geliyor 12 yıldır çalıştığı şirketine. Herkes kucaklıyor onu, o da elinden geldiğince çabalıyor işi için. Yılmıyor, hayatını yaşamak için hep deniyor, sevmek ve sevilmek için bu hastalığın bir seçim olmadığını durmadan anlatıyor insanlara.
Zor bir hayat kuşkusuz, ama bakın engelli sorunları direk nokta atışlı çözümler bulan çok akıcı bir kitap yazıyor. Sosyal haklar arttırılsa, evde bakım vs hizmetleri daha aktif ve doğru şekilde kullanılsa Avrupa ülkelerinden neyimiz eksik diyor. İnsanların bakışları değişse, daha sevgi ve saygı odaklı olsak hayat daha güzel olurdu diyor. Teknoloji bu kadar gelişirken biz engelliler için de uygulamalar yazılsa hayata tutunmamız biraz daha kolaylaşır diyor. Çok samimi ve içten bir yazım dili, tüm yalınlığıyla avuçlarınızda olacak. Farkındalığınız artacak, biraz daha farklı, daha bizden bakacağız artık engelli dostlarımıza. Her vicdanlı ve potansiyel engelli insanın okuması gereken bir kitap bence. Bugün nerdeyiz, nasıl bir hayat yaşıyoruz biliyoruz ama yarın neler olabileceği hakkında hiç bir fikrimiz yok dostlar. Diğer engelli insanlar da okumalı bence, hayata biraz daha güzel ve umutla bakabilmek adına..

Hayatımızın kıymetini bildiğimiz sağlık dolu bir yaşam diliyorum herkese ve Yaşar'ın kendi söyledikleriyle sonlandırıyorum yazımı;

“Bakın şu adama! Onun çektiği zorlukları, yükünün tüm ağırlığını görün! Ama yine de büyük bir azimle ve yılmadan tüm enerjisiyle gülüyor. Peki ya siz?”

Beni tanıyan ve kitabımı okuyan insanlarda bu etkiyi yaratabilirsem ne mutlu bana…



Sevgiler,
Ece

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder