26 Aralık 2017 Salı

"Hayvan Çiftliği - Bir Peri Masalı" ; Bir Değişmeyen Düzen Hikayesi

Merhabalar,

Bu hafta ne okusam diye bakınırken birkaç arkadaşımın tavsiyesi ile "Hayvan Çiftliği" kitabını elime aldım ve aldığım andan itibaren ardı ardına akan sayfaları 2 günde bitiriverdim. Yine okunması gereken etkileyici bir kitap bence arkadaşlar. Hadi gelin birlikte bir göz atalım..

Kitabın adı: Hayvan Çiftliği - Bir Peri Masalı
Yazarı: George Orwell
Can Yayınları

Kısa Özet;
Kitap her ne kadar çocuk kitabı ismine sahip olsa da nefis benzetmelerle düzenin nasıl işlediğini anlatan bir yetişkin kitabı. Beni en çok etkilen kısım ise 1945'lerde yazılmış olmasına rağmen günümüzde bile değişmeyen bir düzeni anlatıyor olması.
Birbirine bağlı, özgür olmayı, eşit olmayı, mutlu olmayı, dostça yaşamayı hedef almış bir kitlenin değişimini gözler önüne açıkça seren kitapta anlatılanlar "yok artık bu da aptallık" dedirtse de aslında pek tanıdık... Bakalım siz de kendinizden veya yaşadığınız dünyadan bir şeyler görebilecek misiniz?

Bana bu kadar yetti çok spoiler verme diyen arkadaşlar buradan gerisini okumasın lütfen:)
Yok bana yetmedi daha da merak ettim, biraz daha öğrenmek isterim diyenleri detaylara beklerim...


Geniş Özet;
Kitap "Beylik Çiftliği" adı verilen bir yerde geçiyor, sahibi Bay Jones gayet standart bir çiftlik yönetiyor, yumurtaları, sütü satıyor, gerektiğinde hayvanları keserek yiyor, akşamları evine çekilip arkadaşları ile keyifli zamanlar geçiyor. Ancak buna içlenen bir kesim var: Hayvanlar. İnsanları çiftlikten kovarlarsa yumurtaları vermek zorunda kalmaz, sütleri eşit paylaşırlar, kimse için çalışmaz birlikte dostça, keyif dolu bir yaşam sürerler. Harika bir peri masalı hikayesi. Öyle mi gerçekten? İşte George Orwell öyle olmadığını bize nasıl akıcı bir dille anlatıyor inanamazsınız.
Domuzlar, zekaları ile "gönüllü sorumluluk" alarak canla başla savaşıp kazandıkları ve artık ismi "Hayvan Çiftliği" olan çiftliğin hesap kitap işlerine, organizasyonda görevlendirme ve yetkinlik ölçme konularına bakıyorlar. Her şey başta ortak karar veriliyor, herkes oylamaya katılıyor, herkes gönüllü çalışıyor, herkes hevesli ve mutlu.  "Hayvan hayvanı öldürmez", "hayvanlar eşittir" gibi güzel amaçlar edinen "değişmez!" 7 kuralları var.
Ancak gün geçmeye görsün ki o kurallar "bir şekilde" değiştirilmesin.
Öyle güzel ayırmış ki hayvanları yazar, atlar deli gibi çalışıyor, canla başla, şevkle, herkesten önde. Koyunlar, koşulsuz şartsız ne deniliyorsa onu me'liyorlar. Köpekler, itaatkar, sahipleri gördükleri kişi için yakar yıkar, tozu dumana katar ve domuzlar, zekiler, kurnazlar, azar azar sistemi kendilerine uydururlar.
Kitap boyunca değişime şok oluyorsunuz, domuzların insanlaşmasını, eşitlik derken yavaş yavaş egolarının esiri olmalarını ve diğer tüm hayvanların sahibi olduklarını düşünerek hareket etmelerini, çok çalışsa,ömrünü bu çiftliğe verse de atların günün sonunda sadece faydalanılacak bir varlık olarak görülüp at kasaplarına göz kırpılmadan satılmalarını, koyunların önce ak derken daha sonra karayı nasıl umursamadan ve düşünmeden şevkle savunduklarını,
hayvanların kafası sadece hayal ettirerek, kaba tabirle "gaz vererek" nasıl güzel karıştırılıp yönetilebilindiğini göreceksiniz.
Dünya'da dönen düzeni net bir şekilde gözler önüne seren kitabı okumanızı tavsiye ederim, bir tık daha farkındalığımızın artacağını düşünüyorum. Bu arada belirtmeliyim ki kitaptaki "bir peri masalı" başlığı çok manidar, peri masalı gibi başlar ya her şey şu hayatta ve bizim düşüncelerimizle, yaptıklarımızla şekillenir kimi zaman kabusa dönüşür ama hissetmeyiz bile. İstediğimiz peri masalını unutmuşuzdur, istediğimiz hayat bu yaşadığımız kabus sanırız. Değil arkadaşlar! Amaçlarımızı ve hayallerimizi unutmadan gerçek mutlulukla geçireceğimiz günlere...

Bu arada kitaba benden 5 yıldız geliyor:)


Sevgiler,

Ece

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder